DEVLET BAKANI SAYIN MESUT YILMAZ'IN
DIŞ GEZİLER İLE İLGİLİ ÖNERGEYE VERDİĞİ CEVAP

15 Ekim 1985 Salı

* * *

DEVLET BAKANI A. MESUT YILMAZ (Rize) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Başbakan, hükümetimizin kuruluşundan bugüne kadar 12 ülkeye 16 ziyaret yapmıştır; bunların, birisi hariç, hepsi resmi ziyaretlerdir.

Bu seyahatlere katılan heyetlerde, toplam 13 bakan; 52 milletvekili; 216 bürokrat; 87 koruma görevlisi ve 43 basın mensubu bulunmuştur. Resmi heyette yer alan kişilere Başbakanlık bütçesinden yurt dışı seyahat harcırahı ödenmektedir. Resmi ziyaretlerin protokolü, Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmaktadır.

Bu seyahatlere katılan herhangi bir kamu görevlisi hakkında, herhangi bir fiili dolayısıyla yapılmış herhangi bir işlem yoktur. Sayın Başbakanın yurt dışı seyahatleri, ülkemizin dış itibarının artmasında ve Türkiye’nin yurt dışında tanıtılmasında önemli rol oynamıştır. Üst düzey bürokratlarının, dış kredi anlaşmalarında rüşvet aldıklarına ilişkin soru ise, sözlü soru müessesesinin suiistimali niteliğindedir ve tarafımdan cevaplandırılmayacaktır. Saygılar sunarım.

DEVLET BAKANI A. MESUT YILMAZ (Rize) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Hatay Milletvekili Sayın İhsan Gürbüz’ün sözlü sorusunda belirtildiği gibi, bir ülke vatandaşlarının başka bir ülkede seyahat ve çalışma hürriyetlerinin kısıtlanması, esasen, vize uygulamasının tabii bir sonucudur. Bizim asıl ilgilendiğimiz konu, her ülkenin, kendi açısından meşru sebeplerle, devletler hukukuna uygun olarak başvurabileceği bu uygulamanın, dostumuz Suudi Arabistan tarafından, münhasıran Hatay doğumlu vatandaşlarımıza ve sadece bu sebeple yapılmasıdır.

Hatay doğumlu 29 vatandaşımıza Suudi Arabistan’ın Ankara Büyükelçiliği nezdinde ve gerekse bu ülkedeki Türkiye Büyükelçiliği aracılığı ile gerekli her türlü girişimi yapmaktadır.

Devletler hukukuna aykırı olmasa bile, böyle bir uygulamanın ikili ilişkilerimize zarar vereceği, Suudi Arabistan yetkililerine açık şekilde ifade edilmiş ve Türk kamuoyunun bu konudaki hassasiyeti de hatırlatılmıştır. Nihai sonuç alınıncaya kadar da bu girişimlerimiz sürdürülecektir.

Saygılarımla arz ederim. (ANAP sıralarından alkışlar).

İRAN'LA İLİŞKİLER

DEVLET BAKANI A. MESUT YILMAZ (Rize) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İzmir milletvekili Sayın Rüştü Şardağ’ın İran İslam Cumhuriyetiyle ilişkilerimiz konusunda Sayın Başbakanımıza yöneltmiş Bulunduğu sözlü soruyu cevaplandırmak üzere huzurunuzda bulunuyorum.

Sınır komşumuz İran ile ilişkilerimiz memnuniyet verici bir düzeyde seyretmektedir. Bu ilişkiler, son yıllarda, özellikle ekonomi alanında büyük bir gelişme göstermiş bulunmaktadır. İki ülke arasında ciddi bir sorun bulunmamasının, bu sonuca ulaşılmasında etkili olduğuna şüphe yoktur.

Biz iki komşu ülke olan Türkiye ve İran’ın menfaatlerini, mevcut dostane ilişkilerin daha da ileriye götürülmesinde görüyor ve bu yolda çaba harcıyoruz. Bu düşüncelerimizin, yaptığımız görüşmelerde İranlı yöneticiler tarafından anlaşıldığı ve benimsendiğini müşahede etmekten de ayrıca memnunluk duyuyoruz.

Zaman zaman, iki ülke arasındaki ilişkilere gölge düşürmek isteyen çevrelerden kaynaklandığını tahmin ettiğimiz haberler ortaya atılmaktadır. Bu gibi haberleri dikkatle ve ihtiyatla karşılamak gerektiğini düşünüyoruz. Bu gibi durumlarda bizim konuya yaklaşımımız, her zaman iki ülke arasındaki mevcut dostane ilişkilerin, olumsuz yönde etkilenmesine yol açacak gelişmelere meydan verilmemesi olmaktadır. İran tarafının da aynı şekilde hareket edeceğine inanıyoruz.

Saygılarımla arz ederim. (ANAP sıralarından alkışlar).

YATIRIMLAR

DEVLET BAKANI A. MESUT YILMAZ (Rize) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Edirne Milletvekili Sayın Türkan Turgut Arıkan’ın devam etmekte olan yatırımlarla ilgili televizyon haberlerine ilişkin sözlü sorusuna cevaplandırmak üzere huzurunuzdayım.

Devlet yayın organı olan Türkiye Radyo Televizyon Kurumunun, ülkemizde devam etmekte olan büyük yatırımlarla ilgili haber verme uygulaması, yeni bir uygulama değildir; uygulama TRT’nin de devamlılık arz eden bir uygulamasıdır. Özellikle, kalkınmada öncelikli bölgelerdeki yatırımların halka duyurulması TRT’ye düşen görevler arasındadır ve haber niteliği taşımaktadır. Bu yatırım haberleri halkı yakından ilgilendirdiği gibi, projelerde çalışan işçi ve mühendisleri de olumlu etkilemektedir.

Geçmiş dönemlerde başlanan ve yapımı devam eden yatırımlarla ilgili haberlerde, o yatırımlara hangi yıl başlandığı belirtilmektedir. Ancak, TRT’nin söz konusu yatırımlar için hangi hükümetler döneminde ne kadar harcama yapıldığı konusuna ayrı ayrı girmesi mümkün değildir; çünkü böyle bir uygulama, hem bültenlerin rakamlarla dolmasına yol açarak haber tekniğine aykırı olacak, hem de siyasi polemik konusu olacaktır. Zira, böyle bir üslup, aynı zamanda, geçmiş dönemlerde duraklamış veya az harcama yapılmış yatırımları da gündeme getirecektir. TRT’nin ise, hükümetleri mukayese etme görevi yoktur.

Devam etmekte olan yatırımların veriliş şeklinde, o yatırımları hükümetimize mal etme gibi bir ifade de mevcut değildir. TRT devletten yana yayın yapmak durumundadır; bu tür haberleri de, devletin devamlılığı ilkesinden değerlendirmekte ve yayınlamaktadır.

Bu nedenle, Anayasa ve TRT Kanunundaki tarafsızlık ilkelerine ters düştüğü görüşüne katılmak mümkün değildir.

Saygılarımla arz ederim.